Sunday, December 13, 2009

we don't

dun gece canan'in bekarliga veda partisi icin galatasaray'daki we'deydik. cezayir'in rezervasyon alirken o kadar insanin ne yiyip ne icecegini bilip soylememi beklemesi ve uzerine 200 kisilik rezervasyonlari oldugunu iddia etmesine uzulmemistim. bastan beri onerdigim ve en azindan gecenin bir yerinde mutlaka ugrayalim dedigim we ile telefonda yemek rezervasyonu yaptirirken herhangi bir sorun yasamadim. konustugum kisiye -taksim'de kimi mekanlarin bekarliga veda deyince aklina kina tepsisi geldigini ve bu durumdan hakli olarak rahatsiz olduklarini bildigim icin, orada bulunma nedenimizi ve kafamizda bulunacak tul miktarini soyledim. korkulacak bir sey yoktu, kimse bir anda yuksek yuksek tepelere esliginde mumlarla ortama giris yapmayacakti. yine de gelen giden trafigi, hediye edilecek sacmaliklar ve arka arkaya dizilecek shotlar rezervasyon yapan kisinin de aklina gelmis olacak ki kendi istegi ile bizi ust kata yerlestirmeyi ve bu bilgiyi de benimle paylasmayi uygun gordu. 

o super soguk havada, gun boyu yuruyus ve eylem tarzi gosterilere ev sahipligi yapmis taksim'de, aksam saat 8'e dogru galatasaray'in arka sokaklarinda in cin top oynuyordu resmen. we'den iceri girdigimizde kapinin onunde bir masada bizden birinin oturdugunu gorduk. rezervasyon benim adima oldugu icin baska bir isim soylenmistir belki diye kontrol ettirdik ama o sirada yanimizda beliren isletme muduru ust katin rezerve oldugunu soyledi. biz de kendisine o rezervasyonun bize ait olmasi gerektigini belirtirken gelen soru 'kiminle konustunuz, ben buranin isletme muduruyum?' idi. simdi bir yere rezervasyon yaptirirken isim almak zorunda olmadigim gibi, almadigim icin de haksiz konuma dusmemem gerek normal sartlar altinda degil mi? yok ama her isimiz turk usulu yapilir bizim. mesela 10 kisilik yer ayirtilmis olmasina ve bir vapur kacirip 20 dakika gec kalmis olmamiza ragmen orada yeniden 'kac kisi olacaksiniz bu masayi da getirelim mi?' muhabbetleri ile ayakta gecen dakikalar, herkesin yemek yiyecegi bilgisi yine rezervasyonda verilmis olmasina ragmen bir masanin ucuna ilistirilen uc sandalye ile sigmasi beklenen tabaklar, toplamda 6 kisilik hadi bilemedim 8 kisilik masanin etrafina tren gibi dizilen sandalyeler nedeni ile birinin kalkabilmesi icin yanindaki 4 kisinin de kalkmasinin gerekliligi ve en onemlisi de isinmak icin sokakta duran sobalarin yanina gitmenin akillica olmasi.

ben artik bu cin olmadan adam carpmaya calisan isletmelere tahammul edemiyorum. sanirim uc dort ay oncesine kadar muzik ve icki sunmakla yukumlu bir yerde calistigim icin bir yerin nasil oldurulamayacagini cok iyi biliyorum. olmuyorsa aynen bizimkilerin yaptigi gibi kapasinlar dukkani gitsinler. we hakkaten mekan olarak zor. zaten ufak ve disaridaki alani kullanmadigi anda degil 35 kisilik dogum gunu rezervasyonunu al iste 10 kisilik yemegi bile becerebilecek durumda degil. italyan mutfagi agirlikli menu hazirlamis -ki onu da siyah ustu okunmayan bir beyaz ile yazmis, isigi actirmak zorunda kaldik- ama kocaman tabagimi koyabilecegim bir masa sunamadi bana, cantam kucagimda oturmak zorunda kaldim, paltomu sandalyeme asmami onerdi, kadehi baskasi ile karismis birine yeni kadeh vermek yerine 'buralardadir biz almadik' demeyi secti. aramiza gec katilan son kisinin yemegini bogazina dizmek sureti ile kosarak uzaklastik mekandan. sonucta butun gece orada kalip yiyip icme niyeti ile gitmistik mekana ama olmadi.

baktik ki menudeki fiyatlara aldanip, duzgun bir hizmet bekledigimiz yerler bizi hayal kirikligina ugratiyor o zaman paramiz cebimizde kalsin diyerek tunel'deki kafe pi'ye gittik. kapidaki guvenlikten icerdeki garsonlara kadar herkes rezervasyonumuz olmamasina ragmen seferber oldu bizim icin. o kalabaligin icinde diger musterilerin de anlayisli cikmasi sayesinde insanlara masalari degistirtip bize bir kose ayarladilar. bolca tebrik ettiler, o gece bronx pi'deki konsere hepimize davetiye verdiler ve tabi bizi kirmayip canan icin bir guzellik de yaptilar.

demek ki neymis ozellikle bu krizde, sigara yasaginda ve karda kista musteri velinimetmis. sevelim koruyalim onlari. catala, tabaga, kadehe takilmayip efendi gibi yiyip icip eglenebilmeleri icin gerekli basit kosullari -isinma da dahil buna evet- saglayalim, saglayamiyorsak da bu iddia icerisine girmeyelim, oldu da girdik diyelim fiyatlarimizin sunabildigimiz hizmetle ortusebilir olmasina dikkat edelim.

Wednesday, December 2, 2009

ne 1 aralikmis.

uc sene once de yine 1 aralik gunu bir arkadasimin babasinin cenazesi icin camideydim. dun yine..

birer birer arkadaslarimin babasiz kalmaya baslamasi bir yana, hayatin kimseye ayricalik tanimadan herkesi teker teker aldigi gercegi sanirim en cok cenazelerde insanin aklina geliyor.

artik kendi adima ne yazik ki bu konuda kayda deger bir tecrube edindigim icin bu tur ortamlarda ne kadar zor ve aci verici olursa olsun bulunmak gerektigini hep savunuyorum. az once omer'den gelen mail da zaten dun yine ne kadar dogru bir karar verip oraya gittigimizi kanitladi. ne olursa olsun, ne kadar uzuleceginizi bilseniz de o aciyi paylasmak icin gidin. zaten cenazenin sahipleri kadar aci cekebilmeniz mumkun degil ama orada tutacaginiz bir el, dokunup pit pit yapacaginiz bir omuz inanin cok sey ifade edecek o insanlara.

gidip o insanlara destek vermeye karar verdikten sonra, yanlarinda kendinizi bir sey soylemek zorundaymis gibi hissetmeyin. bu tur zorunluluklar insanin sacmalamasina yol acar genelde. konusmayin, siz de uzgunseniz ve bir sekilde uzuntunuzu dagitmaya, baska seylerden bahsetmeye ihtiyaciniz varsa ki bu cok normal oluyor o ortamda, gidin uzakta bir yerde konusun kiminle ne konusacaksaniz. onemli olan orada varlik gostermeniz en onde tabutun basinda ya da cenaze sahiplerinin yakininda insanlara bir rahat nefes aldirmadan konusup durmaniza gerek yok.

bir kosede durup konusmaya basladiniz diyelim, kendinizi kaptirip insanlari yargilamayin. kimin basinin acik, kimin kapali oldugunu o anda inanin kimse umursamiyor. kimse kafalari sayip hesap tutmuyor. siz de tutmayin, rahat olun. icinizden nasil geliyorsa oyle yapin. eger ki icinizde bulunan 'birilerini elestirmeliyim' durtusune yenik dusecekseniz de gerekli butun sartlari getirdiginizden emin olun, komik olmayin lutfen.

tum bunlara ek olarak olen kisiye olan yakinlik durumunuza gore katilip katilmayacaginiza karar verdiginiz mezarlik ve okuma tadinda devam eden asamalari da vardir bu sevimsiz gunun. kimsenin bu bilgilere ihtiyac duymamasini diliyorum ben tabi yine.